Başsavcılık, AKP kapatma davasına dair mütaalasını verdi

Anadolu Ajansı AKP’nin sunduğu ön savunmanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesinin ardından 1 ay içinde esas hakkındaki görüşünü sunması gereken Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya, yasal sürenin son gününde esas hakkındaki görüşünü yüksek mahkemeye bildirdi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının esas hakkındaki görüşü AKP’ye gönderilecek, AKP de 1 ay içinde esas hakkındaki savunmasını yapacak. Daha sonra belirlenecek bir … Devamını oku

Alevilerin Ahmet Altan’a öfkesi bize neyi anlatıyor?

Alper Görmüş Ahmet Altan 27 Mayıs’ta Taraf’ta “Yalancı laikler” başlıklı bir yazı yazdı. Yazı esasen, laikliğin mottosu olan “devletin bütün inançlara eşit mesafede durması” ilkesinin Türkiye versiyonunun pespayeliği üzerineydi. Altan, yazısına, bu “laik” devlette Müslüman olmayan tek bir kişinin bile çalışamadığını vurgulayarak başlıyordu: “Siz bizim devletin herhangi bir kademesinde Müslüman olmayan birine rastladınız mı? Peki, … Devamını oku

Millet, belleğine kavuştu

Belkıs Yağız Marmara Depremi’nin ardından 10 yıl süreyle kapalı kalan “Millet Yazma Eser Kütüphanesi” açıldı. Kütüphane, Ali Emîrî Efendi tarafından 1916 yılında bir araştırma ve ihtisas kütüphanesi olarak kurulmuş ve 1999 yılındaki depreme kadar Fatih’teki Şeyhülislam Feyzullah Efendi Medresesi’nde hizmet vermişti. Medresenin depremde ağır hasır görmesi üzerine eserler Beyazıt Kütüphanesi’ne taşınmış ve restorasyon başlatılmıştı. Restorasyon … Devamını oku

Galata’dan moda uçuşu…

Duygu Ertürk Dün başlayan ve 1 Haziran’a kadar devam edecek olan Galatamoda Festivali’nin ilk günü… Galata Kulesi’nin etrafı şımarık renklerle, birbirinden ilginç ve albenili haute couture tasarımların konuşlandığı stantlarla çevrelenmiş. İç içe geçmiş standlar, mekânın tam ortasında kurulan kafeler ve mini Kahve Dünyası’yla kule, festivalden çok karnaval havasına bürünmüş. Aslına bakarsanız, bir pazaryeri gibi Galata. … Devamını oku

Eşcinsellere örgütlenmek de yasak

Ahmet Şıkahmets@medyakronik.com İstanbul Valiliği’nin, “dernek tüzüğünün hukuka ve ahlaka aykırı” olduğu gerekçesiyle şikayetçi olması üzerine hakkında dava açılan Lambdaistanbul Derneği’nin kapatılmasına karar verildi. Derneğin avukatı Fırat Söyle kararı temyiz edeceklerini belirterek, “Devlet eşcinselliği yok sayıyor. Yargı Türkiye aleyhine karar verdi” dedi. Lezbiyen Gey Biseksüel Travesti Transseksüel (LGBTT) Dayanışma Derneği Lambdaistanbul hakkında açılan kapatma davasının 17 … Devamını oku

Kosova’da Türkler, Türkiye’de Ermeniler, Kürtler vs…

Ferda Balancar İstanbul Bilgi Üniversitesi Tarih Bölümü ve Fransız Anadolu Araştırmaları Enstitüsü işbirliğiyle 28 Mayıs Çarşamba günü Santralistanbul’da düzenlenen toplantının açılış konuşmasını İstanbul Bilgi Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyelerinden Osmanlı tarihi uzmanı Suraiya Faroqhi yaptı. Faroqhi, konuşmasında Kosovalı Arnavutların İstanbul’daki varlığının 15. Yüzyıla kadar gittiğini, ayrıca Osmanlı bürokrasisi içinde önemli görevler üstlenen pek çok Kosovalının … Devamını oku

Atma Recep din kardeşiyiz

Güventürk Görgülü “Atma recep din kardeşiyiz” sözünün Ekşi Sözlük’e göre hikayesi Ekşi sözlük halk arasında çok kullanılan bu sözü “çok yalan söyleyen kimselere söylenen bir deyim” olarak tanımlıyor.Hikaye şöyle devam ediyor:Osmanlı devrinde Arnavut Recep isminde birisi eşkıyalık yapmaktadır. Bir gün Osmanlı askerleri bunu ve adamlarını sıkıştırır. Silahlar patlar. Arnavut Recep ve avanesi çok kötü bir … Devamını oku

Türkiye’nin, insan hakları karnesi yine kırık

Ahmet Şıkahmets@medyakronik.com Uluslararası Af Örgütü (UAÖ) 2007 yılı hak ihlalleri raporu bugün (28 Mayıs Çarşamba) açıklandı. Raporda, “Artan siyasi belirsizlik ve askeri müdahalelerin ardından ülkede milliyetçi duygular ve şiddette artış görülmektedir” denilerek Dink cinayeti, Malatya katliamı, Festus Okey’in öldürülmesi, polis şiddeti, hak savunucularına baskılar, kadına yönelik şiddet ve cezasızlık konularında Türkiye eleştirildi. İfade özgürlüğünün kısıtlanmaya … Devamını oku

1 Mayıs şiddetinin yeni belgesi

Ahmet Şık

Polis şiddetinin damga vurduğu İstanbul’daki 1 Mayıs kutlamalarında yaşanan şiddet görüntüleriyle ilgili basında çıkan haberlerden sonra açılan soruşturmada iki polise fatura kesildi. İçişleri Bakanlığı müfettişleri, 28 polisin ifadesine başvurulmuş ancak iki polis hakkında adli ve idari soruşturma açılmasını talep etmişti. Müfettişler, polisin şiddet uyguladığını belgeleyen onlarca görüntü ve fotoğrafa rağmen, diğer polislere ulaşamamamıştı.

Buna göre DİSK binası ile Şişli Etfal Hastanesi’ne gaz bombası atılması, yerde yatan savunmasız insanların tekme ve coplarla dövülmesi, ÖDP binasının basılıp parti üyelerinin dövülmesi, 530 kişinin dövülerek gözaltına alınması ve Cumhuriyetgazetesi muhabiri Ali Deniz Uslu’nun kolunun kırılmasını “iki süper polis” gerçekleştirmiş oluyordu.

Sığ soruşturma

Medyakronik’in ulaştığı, Prof. Nurettin Mazhar Öktel sokaktaki bir şirkete ait güvenlik kamerası tarafından kaydedilen görüntüler, sorumlularının iki polisle sınırlı olmadığını bir kez daha gösteriyor. Polisin müdahalesi üzerine bu sokağa kaçan grubun bir bölümü Cumhuriyetgazetesinin bahçesine sığınıyor. Kaçmaya devam eden insanlardan, biri yaşlı iki kişi ayakları takılarak yere düşüyor. Üniformalı ve sivil bazı polislerin dövmeye çalıştıkları iki ikişiye, başlarındaki amir engel oluyor. Meslektaşlarını üç kez engelleyen amir sırtını döndüğü anda, polisler yerde yatan insanları tekme ve coplarla dövüyor.

1 Mayıs olaylarından sonra basında çıkan eleştiriler üzerine İçişleri Bakanlığı inceleme başlatmış ve görüntüleri inceleyen müfettişler de, Bahçelievler İlçe Emniyet Müdürlüğü’nde görevli iki polis memuru hakkında “idari ve adli soruşturma açılmasına” karar vermişti. Valilik bünyesinde oluşturulan bir komisyon tarafından MOBESE ve televizyon kameraları ile gazetelerde yer alan fotoğraflar incelenmiş ve haklarında soruşturma açılanlar da dahil olmak üzere 28 polisin ifadesi alınmıştı. İnceleme komisyonu tarafından hazırlanan ön raporda Cumhuriyetgazetesi bahçesinde gazeteci Ali Deniz Uslu’un copla kolunun kırılması, Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gaz bombası atılması DİSK binası önünde yerde yatan bir kadın göstericinin başına tekme atılması olayıyla ilgili soruşturma başlatılmasına karar verilmişti.

Ön raporun ardından İçişleri Bakanlığı tarafından görevlendirilen iki müfettiş, bir hafta boyunca incelemede bulunmuş ve “orantısız güç kullandığı” belirlenen iki polis memuru hakkında “idari ve adli soruşturma açılmasına” karar vermişti. Diğer polislerin ise sicil numaralarının üniformalarında bulunmaması ve kasklarının kimliklerini tanımaya engel olması nedeniyle kim oldukları “belirlenememişti”.


Hangi iki kişi?

Her ne kadar 28 polisin ifadesi alınıp sadece iki kişiye fatura kesilse de 1 Mayıs’tan akıllarda kalan ve sadece gazetecilerin tanık olduğu şiddet örnekleri şöyle:
DİSK binasına gaz bombası atıldı. Bir çok işçi gazdan zehirlendi. Sendikacılar ve işçiler dövüldü.

Şişli Etfal Hastanesi’nin bahçesi ile acil servis biriminin yakınındaki kantine kasten gaz bombaları atıldı. Çoğu kadın ve çocuklardan oluşan onlarca hasta gazdan etkilendi.

Eylem sırasında düşen bir kadın gösterici savunmasız bir şekilde yatarken bir sivil polis tarafından kafasından tekmelendi.

Özgürlük ve Dayanışma Partisi il merkezi ve Harita Mühendisleri Odası basıldı. ÖDP önünde partilileri döven polisler binanın içine de gaz bombaları attı. Bu olayda gaz bombası ve plastik mermiyle 20’den fazla kişi yaralandı.

Beyoğlu’nda bir gösterici grubunun içinde yer alan Ahmet Seyhan başına cop, kaburgalarına demirle vurulması üzerine yaralandı. Yine aynı grubun içinde yer alan Uğur Özdoğru, polisler tarafından zorla yere yatırılıp dövüldü. Elleri, kulakları ve vücudunun çeşitli yerlerinden coplanarak yaralandı.

Cihangir Firuzağa’da çıkan olaylardan sonra, göstericilerle ilgisi olmayan ve kahvede oturan bir kişi polis tarafından copla dövüldü.

Harbiye’de bir gösterici grubuna gaz sıkılırken kimi polisler de silah çekti.

Gün boyunca polisin attığı gaz bombaları nedeniyle yüzlerce kişi zehirlendi ya da fenalaştı. Şişli ve Taksim arasındaki tüm cadde ve sokaklar gaz bombasından etkilenen ve yerlerde yatanların görüntülerine sahne oldu.

Taksim çevresindeki kafeleri basan polisler içeride oturanları döverken kimi kafelerin içine de gaz bombası atıldı. Bazı kişiler keyfi şekilde gözaltına alındı.