Ahmet Şık
ahmets@medyakronik.com
Agos gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesiyle ilgili davanın 5. duruşması bugün yapılacak. Dink’in öldürülmesinin üzerinden 15 ay geçmesine karşın hâlâ olayla ilgili tüm sorumlulukları tespit edilebilmiş değil. 8’i tutuklu 19 sanığın yargılandığı davanın bugün yapılacak duruşmasında eksik kalan sorguların tamamlanması beklenirken, Dink’in avukatlarından Fethiye Çetin, Trabzon Sulh Ceza Mahkemesi’ndeki dosyanın İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dava dosyasıyla birleşmesi gerektiğini söyledi. Duruşma öncesinde daha öncekilerde olduğu gibi Beşiktaş İskelesi’nde basın açıklaması yapılacak.
Askerler itirafta bulunmuştu
Hrant Dink’in öldürülmesinden sonra Trabzon İl Jandarma Alay Komutanlığı’nda görevli iki askerin, cinayette ihmalleri bulunduğu iddiasıyla açılan davanın Trabzon’da görülen son duruşmasında ortaya çıkan itiraflardan sonra soruşturma genişletilmişti. Trabzon 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nde 19 Martta görülen duruşmada önceki ifadelerini yalanlayan itiraflarda bulunan sanık askerler Okan Şimşek ve Veysel Şahin, Dink’in öldürüleceği bilgisini üstlerine aktardıklarını ancak konuyla ilgili işlem yapılmadığını ve sahte evrak tanzim edildiğini söylemişlerdi. Bu gelişme üzerine Dink’in avukatları İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvurarak dosyaların birleşmesi talebinde bulunmuşlardı. Başvuru dilekçesinde şüphelilerin 2006 yılı Temmuz ayından itibaren Yasin Hayal ve arkadaşlarının Dink’i öldürmeyi planladıklarını bildikleri, önlem alınması gerekirken ihmal ettikleri, ifade verenlere baskı uyguladıklarını öne sürülerek, şüphelilerin eylemlerinin İstanbul 14.Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam eden davanın sanıklarıyla kişisel ilişkilerinin var olduğunu kanıtladığı anlatıldı. “Şüpheliler görevlerini gereği gibi yapsalardı Dink bugün hayatta olacaktı” denilen dilekçede, Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı’nca haklarında soruşturma başlatılan ve aralarında eski Trabzon Jandarma İl Komutanı Albay Ali Öz’ün de bulunduğu 10 askerin, ceza kanununun “görevini ihmal ederek cinayetin işlenmesine yardım etmek” suçunu düzenleyen maddesi çerçevesinde Dink’in ölümünün gerçekleşmesini sağladıkları, sahte belge düzenleyerek asıl suçun işlenmesine yardım ettikleri öne sürülmüştü.
“Hukuk ve vicdanlar tatmin olmayacak”
Dink’in avukatlarından Fethiye Çetin, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, Trabzon Sulh Ceza Mahkemesi’ndeki dosyanın İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dava dosyasıyla birleşmesi gerektiğini söyledi. Çetin, Trabzon jandarmasındaki görevlilerle birlikte tek bir dosyada yargılama olmazsa, Dink cinayetinde verilecek herhangi bir kararın vicdanları ve hukuku tatmin etmeyeceğini belirterek, “Taleplerimizi bu şekilde hem buraya, hem de Trabzon Savcılığı’na verdik. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen cinayet davasıyla, Trabzon’daki ‘ihmal’ davasının ayrı ayrı görülmesi yargı açısından bile kaotik bir durumdur. Tüm yargılamaların İstanbul’da yapılabilmesi için girişimlerimiz sürüyor” dedi.
Cerrah’ı kapsamayan emniyet soruşturması
Sekizi tutuklu 19 sanığı yargılayan İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, 25 Şubat’ta gerçekleşen bir önceki duruşmada, “cinayetin azmettiricisi olmak” ile ağırlaştırılmış müebbet hapisle yargıladığı ve Trabzon Emniyeti’nin izlediği anlaşılan tutuklu sanık Yasin Hayal’in ve aynı ceza istenen Alperenler Ocağı’ndan Mustafa Öztürk’ün fiziki takip raporları ve telefon kayıtlarının dosyaya getirilmesini talep etmişti. Beklenen raporların, Trabzon polisi, Alperenler Ocağı ve bu kuruluşun bağlı olduğu Büyük Birlik Partisi’yle (BBP) cinayet arasında bir bağ sağlayıp sağlamayacağı ise şimdilik bilinmiyor. Ancak mahkeme aynı gün, “terör örgütüne üye olmak” suçundan 10 yıla kadar hapisleri istenen tutuksuz sanıklar BBP Trabzon İl Başkanı Yaşar Cihan, BBP MKYK üyesi Halis Egemen ve iki kişi için de duruşmalara katılma zorunluluğunu kaldırmıştı. İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ve Dink cinayeti öncesinde uyarıları dikkate almamakla suçlanan diğer İstanbul Emniyet görevlileri hakkında da Fatih Cumhuriyet Savcılığı soruşturma açmıştı. Geçtiğimiz günlerde, İstanbul Valiliği İl İdare Kurulu’nun, idari soruşturma kapsamında yalnızca İstanbul Emniyeti İstihbarat Daire Başkanı Ahmet İlhan Güler ve altı polis görevlisi için soruşturma izni verdiği, Cerrah’ı bu kapsamdan çıkardığı kamuoyuna yansımıştı.