Belgeleriyle 12 Eylül’ün Bayrak Harekâtı

Taraf gazetesi 28-29 Ocak 2010 günü, 12 Eylül’ün kod adı olan Bayrak Harekatı belgelerinin “İlk kezTaraf’ta gün yüzüne çıkacağını” duyurdu. Gazete, Yazı İşleri Müdürü Yıldıray Oğur’un sıkıyönetim belgelerini incelediğini ve “12 Eylül’ün sararmış planları” yazı dizisinin 30 Ocak Cumartesi günü başlayacağını, “12 Eylül darbesinin hiç yayınlanmamış belgeleriTaraf’ta” başlığıyla,duyurdu. Oysa Bayrak Harekatı’nın belgeleri bundan tam 22 … Devamını oku

Apple’ın son harikası ne kadar harika?

Apple uzun süredir spekülasyonlar yaratan, dedikoduları basına sızan yeni cihazını 27 ocak günü basına tanıttı. Birçok kişinin heyecanla beklediği İpad, her zaman olduğu gibi yine Apple’ın CEO’su Steve Jobs tarafından tanıtıldı. Bazı kesimler tarafından bir devrim olarak görülürken, bazıları için hayal kırıklığı oldu. Birçok Apple hayranı, Ipad’in beklentilerinin çok altında olduğunu belirtiyor ve dört beden … Devamını oku

Hiç Türk hapishanesinde bulundun mu?

İsrail ve Türkiye arasında, iki hafta önce yaşanan “koltuk krizi” bizzat kriz yaratıcısının özür dilemesiyle aşıldı. Konu saçma sapan yerlere gitse de, krizin çıkış noktası İsrail’in Kurtlar Vadisi Pusu dizisindeki bir sahneden duyduğu rahatsızlıktı. Söz konusu sahnede Polat Alemdar, İsrail Büyükelçiliği’ne baskın yapıyor ve vurduğu kişinin kanı Davut yıldızına sıçrıyordu. Polat, “Burası yabancı bir ülke … Devamını oku

Sigara bıraktırma yarışı kızışıyor

Kapalı alanlara getirilen sigara yasağının ardından, fiyatlara da zam getirilmesi tüketiciyi üzse de bir sektöre hareket katacağa benziyor. Tiryakinin yeni gündemi alternatif sigara bırakma yöntemleri. 19 Temmuz’la hayatımıza giren “Kapalı alanlarda sigara içme yasağı” tiryakiyi bir hayli zorlamıştı. Fakat yine de bazı tiryakiler “En kötüsü evimde içerim, hayatta bırakmam” diyorlardı. Zora düşen mekânlar ise, kepenk … Devamını oku

Army accused of playing horror games

Niyazi Dalyancı Dogfights over the Aegean would be intensified and if the Greeks fail to shoot down a Turkish air force jet, then a Turkish pilot would do it for them; bombs would be planted in two historical mosques during Friday prayers triggering mass demonstrations by Islamic fundamentalist men wearing beards and women in veil … Devamını oku

‘Avken yem olduk’

Gazeteci Hrant Dink, öldürülüşünün 3. yıldönümünde anıldı. Dink’in kurucusu olduğu Agos gazetesinin İstanbul Şişli’deki bürosunun önünde yapılan anma törenine katılan yaklaşık üç bin kişi, suikastın gerçek faillerine ulaşılamamasını eleştirdi.Cinayetten 3 yıl sonra oğul Hrant Dink, ilk kez basının önünde sert bir konuşma yaptı. “Bu ülkede babası üç yıl önce öldürülmüş birisi olarak ağlayamıyorum” diyerek başladığı konuşmasında Arat Dink, babasını öldüren asıl faillerinin gizlendiğini belirterek, “Duruşmalarda bizimle dalga geçen çocukar yalnızlar mıydı? Üç yılda adalet adına ne oldu? Hesabı sorulcak 3 yıl daha eklendi. 100 yıl önce avdık, şimdi yem olduk” dedi.

Buraya bir kuş konmuş…”

Öğle saatlerinden itibaren, Şişli Halaskargazi Caddesi’ndeki Agos gazetesi binası önünde toplanmaya başlayan vatandaşlar, Dink’in öldürüldüğü yeri de daha önce olduğu gibi yine karanfiller ve mumlarla donattı. Anma törenine katılanlan, Hrant Dink’in ”Tek yolumuz bir arada yaşamayı savunmak olmalı. Bu yol, hem aklın, hem vicdanın gereği” sözlerinin yazılı olduğu bir pankart önünde mumlar yakılarak, karanfiller bıraktı. Ellerinde “Hrant için adalet için”, “Katiller tanıyoruz” yazılı dövizler taşıyan vatandaşlar, “Faşizme inat kardeşimsin Hrant”, “Hepimiz Hrant’ız hepimiz Ermeniyiz”, “Katil devlet hesap verecek”, “Hrant’ın katili Ergenekon devleti” sloganları attı. Dink’in öldürüldüğü saat 15.00’te saygı duruşuyla devam eden törende yönetmen Sırrı Süreyya Önder yaptığı konuşmada, tehditler altında Dink’in nasıl hedef hale getirildiğini anlattı. Konuşmasına “Altına girmek için cevahir ömrünü feda ettiğin Anadolu topraklarının çocuklarına, henüz küçücük bebeklerken anlatılan bir masal vardır. Çocuğun minicik avcunun tam ortasına yetişkin bir parmakla basılır ve ‘Buraya bir kuş konmuş..’ diye başlar. Sonra devam edilir. O minicik parmaklar tek tek, bir güvercinin nasıl katledildiğine dair ayrıntılı bir ‘operasyona’ suç ortağı yapılarak anlatılır. “Bu tutmuş’ denilir önce. ‘Bu tüylerini yolmuş’ denir ardından. ‘Bu pişirmiş’ dedikten sonra, ‘Bu yemiş’ diyerek masalın vahşet boyutu iyice ballandırılır. Adını serçeden alan en küçük parmak ‘Hani bana hani bana?’ diyerek ağlamaktadır masalın sonunda…” diye başlayan Önder, “Bu ülkeyi kocaman bir avuç olarak düşün sevgili kardeşim. Masalları bile vahşetin suç ortaklığıyla bezeli bir iklimin tam da avucunun ortasına konmuştun, bütün tedirginliğinle” diye devam etti.

Katillerini tanıyoruz

Dink’in katillerinin, “Bu tutmuş” denilenler olduğunu belirten Önder, “Serçe kadar aklı olmayanlar, bir alıcı kuş gibi çöktüler üzerine. Mahkeme kapılarına darağaçları kurdular. Tescilli çakalları oraya üşüştürdüler. Güvercin kasapları da diyebiliriz onlara. Katillerini tanıyoruz; mermiyi şarjöre ilk onlar yerleştirdi… Kanadı kırık kuş merhamet ister diyemediler. Katillerini tanıyoruz; mermiyi namluya sürenler onlardır. Katillerini tanıyoruz; seni nişangah aynasına koyup, kahpe pusuya düşürenler onlardır. Dünyanın bütün dinlerinde ve dillerinde arkadan vuran kalleştir. Katillerini tanıyoruz: tetiği çeken onlardır. Bizler, hani bana demeyenler, bu zalimler sofrasına haykırıyoruz. Hepiniz asli failsiniz! Hepinizi tanıyoruz!” dedi.

Mahkeme dalga geçti

Kocasının öldürüldüğü yere karanfil bırakan ve Önder’in konuşmasını dinleyen Rakel Dink de oğlu Arat Dink’le birlikte bir konuşma yaptı. Agos Gazetesinin pencerksinden kalabalığa seslenen Rakel Dink, “Hepiniz hoşgeldiniz. Sizlerle adalet ve sevgi yolunda yürüyeceğiz” dedi. Cinayetten sonra ortaya dökülen tüm rezaletlere rağmen vakurluğunu bozmayan aile adına ilk kez oğul Arat Dink, sert bir konuşma yaptı. Babasının öldürüldüğü sırada yaşadığı acı ve öfkenin üzerine ortaya konan tepkilerle birlikte inanılmaz bir şaşkınlık eklendiğini belirten Arat Dink, “Burası çok garip bir ülke. Bu ülkede babası üç yıl önce öldürülmüş birisi olarak ağlayamıyorum. Üç yılda adalet adına ne oldu? Hesabı sorulacak üç yıl daha eklendi. Tetiği çeken üç çocuk mahkemede bizimle dalga geçerken yalnızlar mıydı? Tek tek örnek vermeli miyim? Babam öldürülmeden üç gün önce bir yazı yazdı. ‘Bu ülkenin valiliğine çağrıldım, odada bulunan iki istihbaratçıyla bana haddim bildirilmeye çalışıldı’ dedi. Mahkemeye sorduk bu iki kişi kim diye? Mahmeke valiliğe sordu, valilik bir buçuk sayfa masal anlattı. Tekrar sorulsun dedik, mahkeme ‘cevap karşılanmıştır’ dedi. Mahkeme bizimle dalga geçmedi mi?” dedi.

Avdık yem olduk

Öfkeli ve acılı olduğunu söyleyen Dink “Bütün dünyanın camını çerçevesini indirmek istiyorum. Önce Agos’un camlarını, sonra da babamın büstünü parçalayacağım. Ben büstleri değil insanları seviyorum. Ama vakarı korumak lazım. Siz bunu üç yıl önce gösterdiniz, üç yıldır gösterdiniz. Asıl öyle kalabalık olmak lazım. Devlet onu yönetemiyor, korkuyor. Kafes Planı diye bir plan ortaya çıktı. Planda, ‘Hrant Dink operasyonu’ diyor. Gayrı Müslümlerin üzerine korku salmaktan bahsediyor ama medya yazmıyor. Bugün bu ülkede belki yüzde 20’ydik. 100 yıl önce avdık, şimdi yem olduk” dedi.

Smoking ban or business as usual

Annika Sehn From 19 July 2009, one of the most stringent smoking bans of all Europe became fully effective in Turkey. Since then it is much harder for stressed workaholics in the office, for the depressed unemployed in the “kahvehane” and for the nonchalant party animal at the favourite bar to have a good smoke. … Devamını oku

Barak’s visit defuses tensions between Turkey and Israel

News, etc. Israeli Defense Minister Ehud Barak’s visit to Ankara over the weekend somewhat relaxed the confrontation between the two countries that flared up last week when the Turkish ambassador to Jerusalem was snubbed by Israeli officials who summoned him to protest a television serial aired in Turkey. Although President Abdullah Gul, Prime Minister Tayyip … Devamını oku