‘Le Cool’ bir yaşında!




Müge Doğrular

Le Cool, 2003 yılında Barcelona’da şehirde olup bitenler hakkında arkadaşlarını bilgilendirmek isteyen Rene ve Andrew tarafından dijital bir etkinlik bülteni olarak dünyaya gelmiş. Kulaktan kulağa yayılıp, giderek büyümüş. Bugün sadece Barcelona’da neredeyse 80 bin üyesi var. Tüm dünyadaki üye sayısı ise 150 bini aşmış durumda. Le Cool Publising adını alan şirket sadece Le Cool değil başka dergiler ve şehir rehberleri de hazırlıyor. Şu anda tüm dünyada 6 ülke ve 8 şehirde (İstanbul, Madrid, Barcelona, Roma, Milano, Amsterdam, Lizbon ve Londra) yayımlanıyor.
Le Cool en basit tanımıyla her hafta perşembe günleri üyelerinin e-posta adreslerine ücretsiz olarak gönderilen bir etkinlik rehberi. Sarp Dakni, Le Cool’un çok yakında Berlin ve Paris’te de yayımlanmaya başlayacağını, yakın dönem hedefleri arasında ise tüm dünyada 35 şehrin bulunduğunu müjdeliyor.
“Le Cool’un amacı şehirde olup biten her şeyi bildirmek değil. Zaten bunu yapan çok sayıda dergi ve internet sitesi mevcut” diyerek, benzerlerinden farklarını şu şekilde açıklıyor Sarp Dakni: “Le Cool gerçekten iyi olduğuna ve zamanınızı harcadığınıza değeceğine inandığı etkinlikleri okurlarıyla paylaşıyor. Le Cool İstanbul bünyesinde her biri konusunda uzman ve bilgi sahibi, şehri her yönüyle yaşayan 35 genç yazar bulunuyor. Her hafta ortalama 25 öneride bulunuyoruz. Ayrıca “Le Mekan” bölümümüzde özel ve farklı mekânları duyurmaya çalışıyoruz. Bu bir kasrın bahçesindeki kahvaltı da olabiliyor, 1930’lardan bu yana imalatını sürdüren bir korse mağazası da… Ayrıca yine “Le Röportaj” bölümümüzde şehirden herhangi birine iki soru soruyoruz: İstanbul’dan bir sır ve İstanbul’dan bir rüya…”
Le Cool genç ve yetenekli fotoğraf ve grafik sanatçılarının kendilerini duyurabildikleri ve işlerini gösterebildikleri bir platform olarak da biliniyor aynı zamanda. Bu konuyu Dakni’ye sorduğumuzda her hafta Barcelona’daki koordinatörleri Lesli Karavil’in danışmanlığında farklı bir kapak seçtiklerini ve bu kapağın sahibi ile bir röportaj gerçekleştirdiklerini anlatıyor. Le Cool’un kapakları ile de dikkat çeken bir dergi haline gelmesi ile birlikte yakında tüm kapakların bir arada sergileneceği bir etkinlik hazırlığı içersinde olduklarını da ekliyor.
İstanbul, Le Cool ailesine Barcelona, Madrid ve Lizbon’dan sonra katılan dördüncü şehir olmuş. Barcelona’da yaşayan Türk tasarımcı Lesli Karavil, hayranı olduğu bu dergiyi İstanbul’a taşıma fikrini sunmuş ve hemen kabul edilmiş.

Kuaförde parti

Sarp Dakni, geçen bir yılı şöyle özetliyor: “Bu hafta 53. sayımız yayımlandı.‘Le Cool’un bazı prensipleri var ve bunlardan biri de reklam yapmaması. Sadece kulaktan kulağa büyüyoruz. Buna rağmen bir yıl içinde neredeyse 12 bin üyeye ulaşmış durumdayız. Üye sayısı giderek artıyor. Facebook’ta bile bin kişiyi çoktan geride bırakan bir Le Cool İstanbul grubumuz var. Konserler, DJ setler, seminerler, film gösterimleri, sergiler arasından gerçekten iyi olduğuna inandıklarımızı seçiyor ve yazarlarımıza da danışarak ilerliyoruz. Le Cool’da asla eleştirel bir yazı bulunmuyor. Çünkü zaten gerçekten iyi olmayan hiçbir şeyi dergiye koymuyoruz.”
Geçtiğimiz haftalarda basında da geniş yer tutan bir partisi oldu Le Cool’un. Alıştığımız partilerden farklıydı.
Sarp Dakni: “Partiyi Beyoğlu’nda bir kuaförde yaptık. Amacımız daha çok yazarlarımız ve katkısı olan grafik tasarım ve fotoğraf sanatçılarını kaynaştırmaktı. Yaklaşık 250 kişi katıldı ve çılgın bir eğlence oldu. O gece orada saçlarını yaptıran yazarlarımız bile var. Yakın dönem için başka projeler de düşünüyoruz. Ancak fazla ayrıntı veremeyeceğim. Bunun için Le Cool’u takip etmeniz gerekiyor.”
İsteyenler, www.lecool.com adresinden diledikleri şehrin bültenine üye olabilirler ya da arkadaşlarını davet edebilirler.