İstanbul’da laleyle buluşmaya 9 milyon

İstanbul Lalesiyle Buluşuyor” temasıyla 2005 yılından beri düzenlenen ve bu yıl İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından 11’incisi gerçekleştirilen “İstanbul Lale Festivali” 30 Nisan’a kadar devam ediyor. Festival kapsamında parkların yanısıra, sokaklar ve meydanları da renklendiren 190 ayrı türde, 20 milyon lale dikildi. Tamamı yerli üretim olan laleleri ay sonuna kadar görmeniz mümkün.

İstanbullular genel olarak “Laleyle buluşmaktan” memnun olmakla birlikte bazıları da ortaya çıkan maliyetin yüksek olduğunu dile getiriyor. Bu eleştiriyi getiren İstanbullular, lalenin kısa ömürlü bir bitki olduğunu vurgulayarak Türkiye gibi bir ülke için bu tür harcamaların lüks olduğunu belirtiyor.

Peyzaj Mimarları Odası Yönetim Kurulu Üyesi Engin Bakacak, her lale soğanı için dikim maliyetinin 10 kuruş, soğan maliyetinin 35 kuruş, toplam maliyetin de 45 kuruş civarında olduğunu söylüyor. Bu durumda, festival kasamında dikilen 20 milyon lalenin toplam maliyetinin 9 milyon lira civarında olduğu anlaşılıyor.

1-30 Nisan tarihleri arasında devam edecek olan festivalde; Emirgan Korusu, Kadıköy Göztepe 60. Yıl Parkı ve Sultanahmet Meydanı’nda çeşitli etkinlikler sergileniyor. Festival kapsamında yerli müzik gruplarının canlı performansları, ebru sanatçıları ve cam üfleme sanatçılarının performansları yer alıyor. Aynı zamanda lale temalı fotoğraf ve resim sergileri de gezilebiliyor.

 

Çocuklar terörü nasıl duymalı?

çocuk ve terör

Son zamanlarda büyük şehirlerde artan terör olayları, başta çocuklar olmak üzere tüm toplumda travmatik etkiler yaratıyor. Korku ve endişe ortamında sağlıklı bireyler yetiştirebilmek için ailelerin çocuklarına karşı yaklaşımı büyük önem taşıyor. Psikologlar, terörün çocuklarla nasıl konuşulması gerektiğini anlatıyor.

Sessiz dünyaya yolculuk

Dünyada milyonlarca kişi tarafından ziyaret edilen Sessizlikte Diyalog Deneyimsel Sergisi, İstanbul Gayrettepe Metro İstasyonu’nda devam ediyor!

Ses yalıtımlı özel bir alana kurulmuş olan sergi tamamen sessizlikte gerçekleşiyor. İşitme engelli rehberlerin turunuza eşlik ettiği Sessizlikle Diyalog sergisi 60 dakika sürüyor. Özel bölümlerden oluşan sergide işitme dışındaki duyularınızla neler başarabileceğinizi, yüz ifadelerinizi ve vücut dilinizi daha etkin kullanmanın yollarını keşfediyorsunuz. Bölümden bölüme geçtikçe empati kurma yeteneğiniz ve farkındalığınız büyük ölçüde artıyor.

Daha önce de aynı alanda gerçekleştirilen Karanlıkta Diyalog başlıklı sergiyle görme engellilerin dünyasına deneyimsel bir yolculuk gerçekleştirilmişti. Şimdi de işitme engellilerin dünyasını anlamak ve sınırları kaldırmak için sadece bir saatinizi ayırmanız yeter.

Kamp Armen’in çocukları

Önceki gün son sahibi tarafından yıkımına başlanan ve tepkiler nedeniyle aynı gün durdurulan Tuzla Çocuk Kampı (Kamp Armen), Ermeni toplumu için sembolik anlamı yüksek bir mekân.

Kamptan yetişen çocuklar ve “kampın ekmeğini yemiş, suyunu içmiş” olmasa da gönlü orada olanlar, her Nisan’ın son hafta sonu bir piknikte buluşur, anılarını tazeler ve 1983’te mahkeme kararıyla ellerinden alınan ve 32 yıl boyunca atıl kalan kamplarına duydukları özlemi dile getirir. Bu buluşmalar, Kamp Armen’in çocuklarından Garabed Orunöz tarafından organize edildi.

Bugün 55 yaşındaki Garabed Orunöz kampa 1967’de, 7 yaşındayken adım atmış ve sekiz yazını burada geçirmişti. Orunöz 1975’te eğitim amacıyla Türkiye’den ayrıldı. Ancak döndüğünde Kamp Armen’de kendisini bir sürpriz bekliyordu: Anneleri öldüğü için 3,5 aylıkken evlatlık verilen ve 15 yıldır görmediği kız kardeşi Filor’u burada bulacaktı.

26 Nisan 2014’teki buluşmada Orunöz, Hrant Dink’in 1998’de kaleme aldığı “Kaybolmayın Çocuklar” başlıklı yazısının da konusu olan bu hikâyeyi anlatıyor. En sonda şunu söylüyor Orunöz:

“Hrant ağabey ‘Daha ağlamanın zamanı değil. Gelin yemek yiyelim ve bir daha da kaybolmayın’ dedi. Sonra Agos’u kurduğunda da ‘Kaybolmayın Çocuklar’ diye bir yazı yazdı. O bizim hikâyemizdi. Biz de onu aynı isimli film yaptık. Ama burası 31 yıldır kayıp (…) Biz burayı geri istiyoruz

Videoda Orunöz’ün yanındaki çocuklar, Kamp Armenli büyüklerinin o gün bisiklet hediye ettiği Aziz Nesin Vakfı’nda yetişmekte olan çocuklar.

VİDEO: Gökhan Tan

'Yazılım şirketleri kullanıcı üzerinde sınırsız hâkimiyete sahip'

Özgür Yazılım Hareketi’nin kurucusu Richard Stallman’a göre her türlü kişiselleştirmeyi engelleyen ücretli yazılımlar, kullanıcı üzerinde hâkimiyet kuruyor. Instagram ve Facebook gibi sosyal paylaşım siteleri de gerçekte birer “cani gözetleme motoru”.