Çellonun Yo-Yo Ma’sı

Dünyaca ünlü viyolonsel sanatçısı Yo-Yo Ma, ikinci kez ziyaret edeceği İstanbul’da 4 Şubat Çarşamba günü İş Sanat Kültür Merkezi’nde bir konser verecek. Enstrümanına hakimliği, olağanüstü tekniği ve klasik Batı müziğiyle sınırlamadığı zengin repertuvarı dışında daima kendini yenilemesi ve alçakgönüllüğüyle de büyük müzisyen sıfatını hak eden Çinli sanatçının, 15’i Grammy ödüllü olmak üzere tam 75 kaydı … Devamını oku

Japon Filmleri Festivali başlıyor

Bu yıl altıncısı düzenlenecek olan “İstanbul Japon Filmleri Festivali” 22-25 Ocak tarihleri arasında, Levent Kültür Merkezi’nde (Onat Kutlar Sinema Salonu) başlıyor. Bu yılın tüm filmleri, Japonca orijinal seslendirmeli ve Türkçe altyazılı olarak gösterilecek. Filmler konularına göre “Büyük Ustalar-Japon Sinema Dünyasını Şekillendiren Yönetmenler”, “Tanınmayan Seçkin Japon Filmlerinden Örnekler”, “Günümüzün Japon Sinemasından Kesitler” ve “Japon Animasyonunun Başyapıtları” … Devamını oku

Ebony Bones; müziğini de modasını da kendi yapıyor

2000’li yılların en çılgın müzisyenlerinden olan Afrika kökenli İngiliz vatandaşı Ebony Bones, 24 Ocak’ta Beyoğlu The Hall’da sahne alacak. Bones, şarkı sözlerini kendi yazıyor, vokallerini yapıyor ve tüm enstrümanları kendi çalıyor. İlk olarak 1998-2005 yıllarında İngiltere’de Kanal 5’te yayınlanan soap opera dizisi “Family Affairs”de “Yasmin Matthews” adıyla yer alan Bones, henüz 24 yaşındayken dikkatleri üzerine … Devamını oku

İzzet Öz 23 Ocak’ta The Hall’da

İzzet Öz, “Önce İzzet Öz Vardı” isimli parti ile, 42 yıllık birikimini 23 Ocak gecesi İstanbul Beyoğlu The Hall’da müzikseverlerle paylaşacak. Henüz 20 yaşındayken, müzik kariyerine ilk adımını atan Öz, TRT Radyosu’nda işe başladı. Daha sonra ise televizyon ve radyo programları yaparak sesini milyonlara duyurdu. 42 yıllık kariyerinde birçok ödül alan İzzet Öz, Teleskop, Metronom, … Devamını oku

Grammy Ödüllü Concha Buika İstanbul’da

Afrika köklerinin verdiği şarkı söyleme yeteneğiyle herkesi büyüleyen, ünü İspanya’dan dünyaya sıçrayan Buika, 17 Ocak’ta ilk kez Türkiye’de İş Sanat’ta sahneye çıkacak. 1972 doğumlu Concha Buika, Mayarko adasında, Ekvator Ginesi’nden politik nedenlerle sürgün edilen bir ailenin kızı olarak dünyaya geldi. Küçük yaştayken babasının terk ettiği Buika, 5 kardeşiyle birlikte müzikle iç içe bir evde büyüdü. … Devamını oku

“Tek Kareci” İstanbul’da

Contemporary İstanbul projesi kapsamında “One Shot” (Tek Çekim) sergisi için Doğu’yla Batı’nın buluştuğu İstanbul’u tercih eden Alexander Berg poz verecek İstanbulluları bekliyor. Mükemmel fotoğraf için birçok film harcayan ve karelerce fotoğraf çeken fotoğrafçıların aksine Berg yalnızca tek bir çekim yapıyor, tek bir kare kullanıyor ve o eşsiz anı yakalamayı hedefliyor. Bunun için fotoğraf çektirmeye gelenlerle … Devamını oku

“Sevda sözleri”ni öksüz bırakan şair

Oruç Aruoba, “Bir şairin gözleri kapanınca, dünyada görülecek şeyler azalır” demişti. 19 yıl önce Cemal Süreya da, “Ölüyorum tanrım, bu da oldu işte / Her ölüm erken ölümdür, biliyorum tanrım / Ama ayrıca aldığın bu hayat, fena değildir… / Üstü kalsın…” diye yazdığının ertesi günü bir 9 Ocak günü bu dünyaya kapatınca gözlerini görülecek şeyler … Devamını oku

Hayat yaman, çok yaman…

Hani hep derler ya önce oku, okulunu bitir sonra adam olursun diye; nedense insanın aklı hep o “adam” sözcüğüne takılıp kalıyor. Bahsedilen adamın kriterleri neler olabilir acaba diye düşünürken, çoktan okul bitmiş, iş bulunmuş hale geliyor. Peki adam olunmuş mu? Çalışma hayatına başladıktan sonra insan bir durup arkasına baktığında, tatmin olamıyorsa, işte bu duruma isyan … Devamını oku

“New York’un kralı”

Amerikan bağımsız sinemasının en önemli isimlerinden biri olarak kabul edilen ve görünen o ki daima bağımsız kalacak olan Abel Ferrara, dünya çapında tanınmasını sağlayan King of New York filminin öncesini anlatacağı yeni filmiyle tekrar kamera arkasında. Filmlerinin tümünde çocukluk ve ilk gençliğinin geçtiği New York’un Bronx bölgesinin kendine has özellikleri olan şiddet, uyuşturucu kullanımı, cinsellik … Devamını oku

Melankolinin dermanı: The Cure

Bazı gruplar vardır dinleyicileri onları bir yere getirir. Bazı gruplar vardır dinleyicileri bir yerden bir yere getirir. The Cure ikinci tanıma girecek bir grup. Dinleyicilerini bir ruh halinden ötekine, bir anda umutsuzluğa ve çaresizliğe düşürebilir. Doludizgin geçen 31 yıl ve 12 inanılmaz albümle, The Cure kendine özgü tarzıyla, geleneksel ve kalıplaşmış davranış ve yaşam biçimine … Devamını oku