Asap bozucu bir yazı, asap bozucu bir düzen

Dün akşam, iki kat üzerimde oturan komşum, evinde ölü bulundu. 71 yaşındaydı ve yalnız yaşıyordu. Ölümünün ardından günler geçmesine rağmen kimse, kapı komşuları bile öldüğünü fark etmedi. Apartmana dışarıdan hizmet veren kapıcı, üç gündür kapısına çöp bırakmadığını fark edip durumdan şüphelendi. Camdan içeri baktığında, hareketsiz şekilde oturduğunu gördü. Bakkalı çağırdı. İçeri birlikte baktıklarında öldüğünü anladılar. … Devamını oku

Engelli kariyer

Galatasaray Rotaract Kulübü‘nünün öncülüğünde, 2 Nisan 2010’da gerçekleştirilen Engelliler Kariyer Günü, işverenle engellileri biraraya getirdi. Beşiktaş Belediyesi, Türkiye Omurilik Felçliler Derneği ve yenibiriş.com’un desteklediği etkinliğe 85 engelli ve 22 firma katıldı.

Beşiktaş Evlendirme Dairesi’nde HaberVsmikrofonuna konuşan Galatasaray Rotaract Kulübü Başkanı Fatih Taşkın, amaçlarının kariyer günü gibi organizasyonları çoğaltmak ve engellileri kariyer konusunda bilinçlendirmek olduğunun altını çiziyor.

Engelliler ise, gerçek engelin insanların zihinlerinde olduğunu ve kendilerine şans tanındığı takdirde her işi başarabileceklerini belirterek, kendilerine olanak verilmesini istiyorlar.

Kariyer Günü, işverenle doğrudan görüşme imkanı bulan engellilerin büyük bölümü için iş olanağı yaratmış görünüyor. Beşiktaş Belediyesi’nden gelen ilk bilgilere göre 15 engelli iş sahibi oldu. Ancak görüşmeler sürüyor ve sayı artıyor.

29. Uluslararası İstanbul Film Festivali açılışı

Sinemaseverlerin takip etmekten büyük keyif aldığı İstanbul Uluslararası Film Festivali, 29 kez, dün akşam Lütfi Kırdar Sergi ve Kongre Sarayı’nda düzenlenen ödül töreni ile başladı. Törenin açılış konuşmasını, İKSV Yönetim Kurulu başkanlığını amcası Şakir Ezcaçıbaşı’ndan devralan Bülent Eczacıbaşı yaptı. Eczacıbaşı, geçmişten günümüze festivalin değişiminden ve öneminden söz etti: “Festival, 1982 yazında bir ‘film haftası’ olarak … Devamını oku

İskele cenneti Kınalıada

İstanbul Kınalıada’da inşaat izni alınmadan yapılan motor iskelesi, ada halkının karşı mücadelesine ve Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun durdurma kararına rağmen tamamlanma aşamasına geldi. Halk ve esnaf, yasal gereklilikler yerine getirilmeden inşa edilen bu iskeleye, yanlış yer seçildiği ve ada sahilini çirkinleştirdiği gerekçesiyle karşı çıkıyor.

Adalar Belediyesi dün yaptığı yazılı açıklamada, iskelenin yapıldığı alanın mülkiyetini elinde bulunduran İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB), inşaattan da sorumlu olduğunu iddia etti. İBB ise iznin, 2 Kasım 2009’da Adalar Belediyesi tarafından verildiği görüşünde.

Kınalıada’ya yeni bir iskele yapılması geçtiğimiz kış, İstanbul Deniz Otobüsleri A.Ş.’nin (İDO), Adalar’a yapılan vapur seferlerini azaltmasıyla gündeme geldi. İDO, ekonomik olmadığı gerekçesiyle, İstanbul’un Adalar’a en yakın iskelesi Bostancı’dan yapılan seferleri kaldırarak ulaşımı motorlar vasıtasıyla sağlamaya başladı.

Acil deniz, acil iskele!

Vapur seferlerlerinin iptal edilmesinden sonra, Bostancı ve Adalar arasındaki ulaşım Mavi Marmara Motorlu Taşıt Kooperatifi’nin tekneleri tarafından yürütülmeye başlandı.

Mavi Marmara, geçtiğimiz kış Büyükada, Heybeliada ve Burgazada’da kendi motorları için birer iskele inşa etti. Son olarak, Mart ayı başında Kınalıada iskelesinin yapımına başladı. Ancak sahil şeridi diğer üç adaya kıyasla çok daha dar ve bu daracık sahilde hali hazırda üç iskeleye sahip olan Kınalıada’da, inşaat tepkiyle karşılandı. (Diğer üç iskele: Vapur iskelesi, deniz otobüslerinin kullandığı İDO iskelesi ve balıkçılık kooperatifinin kullandığı yük iskelesi.)

Muhtar Şahin: “Gücümüz yetmedi”
İskele inşaatını durdurmak için yasal her türlü mücadeleyi yaptıklarını belirten Kınalıada Muhtarı Hüseyin Şahin, resmi kurumların ilgisizliğinden şikayetçi: “Son olarak 250 imzalı dilekçe verdik. Üç iskelenin bulunduğu bir yerde, bir dördüncüsünün yapılması istemedik. Ama gücümüz yetmedi. Kaldı ki diğer üç iskelenin de hâlâ ruhsatı yok.”


Adalar Belediyesi’ne göre Mavi Marmara bu iskeleleri, İstanbul Valiliği’nin Kasım 2002 tarihli genelgesine dayanarak inşa ediyor. “Kent içi ulaşım hizmetlerinde denizin payının acilen artırılması” hakkındaki bu genelge, “mevcut deniz coğrafyasından, bu alanda hizmet veren ve vermek isteyen girişimcilerin daha fazla ve etkin şekilde yararlanmasını sağlamak üzere” bir dizi uygulamayı duyuruyor. Buna göre girişimciler, “gerektiği taktirde, yasal prosedür uygulanmak suretiyle iskele de kurabiliyor”.

Çok suç, az belge

Ancak gelinen noktada görünen o ki, iskele inşası için gereken yasal prosedürün hemen hiç yerine getirilmemiş.

“Çakma Adalılar” sessiz

Kınalıada’daki kaçak iskele inşaatını ilk kez Hürriyetyazarı Gila Benmayorduyurmuştu. Benmayor 21 Mart tarihli yazısının sonunda şunları yazmıştı:

Bir çift lafım da “Çakma Adalılara”. Aralarında gazeteci, akademisyen, yazar, avukatların olduğu bazı ünlü isimlerin son dört, beş yıldan beri Adalar’a yerleştiklerini, yaz aylarını orada geçirdiklerini biliyorum.
Bu hoyratlıklara onlar ses çıkartmayacaksa kim çıkartacak?
Çocuklarımız günün birinde onlara “Adaları koruyamadınız” diye hesap sorarlarsa ne cevap verecekler?


Adalar Belediyesi’nin, iskele inşasına dair HaberVs ile paylaştığı tek belge, İBB’nin, iskele yerini Mavi Marmara’ya kiraladığını gösteren 6 Haziran 2009 tarihli sözleşme. (Bu sözleşme 21 Temmuz 2009’da yürürlüğe girmiş.) İskelenin yapıldığı alanın mülkiyeti İBB’ye ait olduğu için, nasıl değerlendirileceğine yönelik hakkı da ona ait.



Ancak Mavi Marmara’nın inşaat için ruhsat aldığına dair bir belge yok. Ayrıca bu ruhsat da yeterli değil. Çünkü Adalar sit alanı ve yapılacak her inşaat Bölge Koruma Kurulu’nun iznine bağlı. Kurula bir başvuru olmadığı gibi, 12 Mart’ta aldığı durdurma kararı da uygulanmamış.

Diğer taraftan İBB’nin dün yaptığı açıklamada “durumun 15 Mart 2010’da tespit edildiği, Adalar Belediyesi’ne bildirildiği ve 15 gün içerisinde yasal işlemlerin yapılmasının tebliğ edildiği” bilgisi yer alıyor. İBB’ye göre Adalar Belediyesi Başkanı Mustafa Farsakoğlu inşaat iznini, 2 Kasım 2009’da imzaladığı evrakla verdi.

“İçi yanan” Hasan Cemal’e Fenerbahçeli cevabı

Gökhan Tan Kendini “radikal Galatasaray taraftarı” diye tanımlayan gazeteci Hasan Cemal, Fenerbahçe’nin pazar gecesi Ali Sami Yen Stadyumu’ndaki galibiyeti sonrasında şöyle söylüyor: “Bu yenilgiden sonra bana şampiyonluk kupasını getirsen dahi, şunu iyi bil, yine belki sevinirim ama kendini kolay affettiremezsin. Yaşadığım düş kırıklığı o kadar derin çünkü…” Oysa tarih ve Hasan Cemal’in bizzat kendisi bize … Devamını oku

Üç boyutun her boyutu

Avatar’ın dünya genelinde 2,4 milyar dolarlık bilet gelirinden sonra üç boyutlu filmler Hollywood için yeni bir çıkış noktası olmaya başladı. En son Clash of the Titans (Titanların Savaşı) filmi de pastadan lokma kapmak için gösterim tarihini ileri atma pahasına 3-D’ye çevirildi. Ancak şimdilik Amerika’da bile bu durumu karşılayacak sinema altyapısı yok. Amerika ve Kanada’da mart … Devamını oku

Havlayan köpek ısırır mıydı?

Vizyona taze girmiş, başarılı bir Türk filmi var elimizin altında: Kara Köpekler Havlarken. İsmi pek çekici gelmese de kulağa, içinde sakladıklarını görmeye değer. Mehmet Bahadır Er filmin hem senaryosunu yazmış, bir de dayanamayıp (Maryna Gorbach’la birlikte) çekivermiş. Bu, Marmara Üniversitesi çıkışlı, pek çok kısa filmi de beğeniyle karşılanan genç yönetmenin ilk uzun metrajlı filmi. Ana … Devamını oku

2010’un ilk itirafı

İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti (AKB) Ajansı yönetiminin başarısız olduğuna dair ajans içerisinden ilk eleştiri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Emre Bilgili’den geldi. AKB Ajansı Yürütme Kurulu başkan vekilliğini de yürüten Bilgili “Devlet, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşları olarak birlikte yönetimi başarmamız gerektiğini hep söyleriz. Ama 2010’da bunu gereği gibi başaramadık. Küçük sarsıntılar … Devamını oku

Metin Şentürk’ün vakfı

Metin Şentürk, sanatçılığı kadar sosyal ilişkileri ve mizah gücüyle de zaman zaman gündeme gelen bir isim. Geçtiğimiz günlerde Şentürk’ün Dünya Engelliler Vakfı’nı kurduğu haberi gazetelerde çıkınca pek çok kişinin yüzünde bir gülümseme belirmesi pek boşuna değil. “Hayatın seninle dalga geçmesine izin vermeden sen onunla dalga geç” diyerek özetlediği mutluluk formülünün dalga dalga yayılmasının bir sonucu … Devamını oku