Talimatın belgesi!

HaberVs, Oda TV iddianamesinde “Nedim, Ahmet Şık'ı çalıştırsın” şeklinde anılan “kitap yazdırma talimatı”nı belgeleyen fotoğrafa ulaştı!

Ersanlı'nın dersleri devam ediyor

Geçtiğimiz günlerde Prof. Dr. Büşra Ersanlı'nın KCK operasyonları kapsamında, BDP Siyaset Akademisi'nde ders verdiği gerekçesiyle tutuklanmasına tepkiler sürüyor. Ersanlı gibi BDP Siyaset Akademisi'nde ders vereceklerini açıklayan bir grup akademisyen, ilk derslerini vermek için 26 Kasım saat 10.00'da Atatürk Kültür Merkezi önünde buluştu.

BDP Ümraniye binasında gerçekleştirilen ve herkesin katılımına açık olan eğitimde Prof. Nüket Esen, Prof. Fatma Gök ve Prof. Meryem Koray ders verdi. Saat 11.00’de başlayan ve 14.00’de sona eren derslerin ilk gününde, toplumsal cinsiyet, insan hakları ve edebiyat konularına ağırlık verildi.

Akademisyenlerin özgürlüğünü vurgulamak amacıyla imza toplayan 700 akademisyen, BDP siyaset akademisinde derslerini vermeye hazırlanıyor. Önümüzdeki aylarda, siyaset akademisinin bulunduğu diğer illerde de derslere başlanacak.

“Oda TV davası demokrasiyi sınıyor”

HaberVs Editörü Ahmet Şık ve Nedim Şener'in de aralarında bulunduğu 10 gazeteci ve yazarın yargılandığı Oda TV davasınanın, bugün Çağlayan Adliyesi'nde görülen ilk duruşmasını izleyen katılımcılar görüşlerini HaberVs ile paylaştı.

Gazeteciler Philippe Leruth (Avrupa Gazeteciler Federasyonu [EFJ – European Federation of Journalists] Başkan Yardımcısı), Steven Ellis (Uluslararası Basın Enstitüsü [IPI – International Press Institute] Avrupa ve Kuzey Amerika Basın Özgürlüğü Danışmanı), Erol Önderoğlu (Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü [RSF – Reporters Without Borders] Türkiye Sorumlusu), Ece Temelkuran (HaberTürk), Anadolu Kültür Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala ve “vatandaş” Nezih Kesim'in ortak görüşü davanın basın özgürlüğünü hedef aldığıydı… (YK/EÖ/GT)

Gazeteciler olmayan suçlardan yargılanıyor

Sanıkları arasında HaberVs editörü Ahmet Şık’ın da bulunduğu 10 gazetecinin yargılandığı Oda TV davasının ilk duruşması bugün Çağlayan Adliyesi’nde görüldü.  İlk duruşmada sanıklardan Gazeteci Soner Yalçın’ın 16’ncı Ağır Ceza Mahkemesi başkanına yönelik reddi hakim talebinin değerlendirilmesi kabul edildi ve dilekçe 17’nci Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.  Sanık avukatlarının tahliye talepleri ise hemen değerlendirilmek yerine ertelendi. Ahmet Şık’ın Avukatı Tora Pekin bu ertelemenin usule uygun olmadığı görüşünde.

Duruşmayı izleyenler arasında bulunan Erzincan eski başsavcısı ve CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner ise usül açısından yapılan hatanın davanın esasına göre çok hafif kaldığını düşünüyor:

“Tahliye talebinin değerlendirilmemesi bir usul hatası. Ancak gerek Ahmet Şık'ın gerek Oda TV davasında yargılanan diğer gazetecilerin TCK'da ya da ceza mevzutında tanımlanmış bir eylemi yok. Dolayısıyla tahliye talebinin görüşülmemesi, bu kadar büyük bir hukuk ihlali varken çok naif kalıyor. Çünkü eylem bir suç değil.”

Ahmet Şık’ın avukatlarından Tora Pekin, Savcı’nın tahliye talebine karşı verdiği mütalaada söz ettiği ağır suç  şüphesini de iddianamede göremediklerini dile getiriyor.

Davanın bir sonraki duruşması 26 Aralık saat 10:30’da  Çağlayan’da gerçekleştirilecek.
(BA/AM/EÖ/GG)



Basın özgürlüğü 'ertelendi'

Gazeteciler, İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Oda TV davası öncesinde, tutuklu yargılanan meslektaşlarının tahliye kararının çıkacağı konusunda umutluydu.

Duruşma öncesinde Ahmet Şık ve Nedim Şener'in Gazeteci Arkadaşları (ANGA) adına konuşan Eren Eğilmez, aylardır somut deliller olmadan cezaevinde tutulan ve tahliye talepleri defalarca reddedilen gazeteciler için duyulan umudu şu sözlerle özetliyordu: “Bugün mahkemenin karşısında tarihi bir fırsat var. Gazeteciler, arkadaşlarımız derhal serbet bırakılmalıdır.”

Mahkeme, Soner Yalçın ve bazı sanıkların avukatlarının yaptığı “reddi hakim” talebini kabul etti ve üst mahkeme olan İstanbul 17. Ağır Ceza Mahkemesi'nce değerlendirilmesine karar verdi. Ancak bu kararını gerekçe göstererek sanıkların “tutuksuz yargılanma” isteklerini dikkate dinlemedi ve duruşmayı 26 Aralık tarihine erteledi.

Gazetecilere Özgürlük Platformu'nun Dönem Başkanı, Ankara Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Ümit Gürtuna, duruşma sonrasındaki görüşlerini şöyle ifade ediyordu:

“Sabah duruşmaya girmeden önce içimizde az da olsa bir umut vardı. 'Acaba kurgulanmış bu davada bir yanlışlık yapılır da arkadaşlarımız serbest bırakılır mı' diye. Fakat gerek duruşmanın seyrinde ve gerek kararda bunun boş bir umut olduğu ortaya çıktı.”

Uluslararası gazetecilik örgütlerinin temsilcilerinin de bulunduğu bir heyetle yarın tutuklu gazetecilerin aileleriyle görüşeceklerini ve Ankara'daki temasları sonrasında bir rapor hazırlayacaklarını söyleyen Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Ercan İpekçi ise, bu raporun Türkiye'nin utanç belgesi olacağının altını çizdi. (BA/AM/EÖ/GT)